
Bioenerji; bu konuda uzmanlaşmış kişi tarafından verilen enerjinin, insan vücudundaki elektriği düzene sokarak,pek çok hastalığın şifaya kavuşmasını sağlayan ve tamamlayıcı tıpta kullanılan en eski yöntemlerden biri olarak kabul edilmektedir.Tıpla tedavi edilemeyen durumlarda,tıp dışı iyileştirme yöntemlerinin açıklanamayan başarısı, bu konuda ilgiyi artırmıştır.
Bu gerçekten yola çıkarak bioenerjist’in yaptığı işlemin;kendinde bulunan fazla enerjiyi,karşısındaki kişiye aktararak, negatif enerjinin pozitif enerjiye dönüşmesini sağlamak ve enerji dağılımını düzenlemek olduğunu söyleyebiliriz.
Bizler çok yorulduğumuzda,” enerjim tükendi ” tabirini çok sık kullanmamıza karşı,bu gerçeğin çok da farkında olduğumuz söylenemez.Oysa ani şoklar karşısında enerjimizin tükenmesi sonucu,bayılıyor,bitkisel hayata girebiliyor ve hatta ölümle sonuçlanabilecek olaylarla karşılaşabiliyoruz.
Doğadaki İletkenlik
Sanırım halk arasında kullanılan söylemlerden bazılarını da hatırlatmakta fayda var : Duş almanın ,abdest almanın ve toprağa çıplak ayakla basmanın insan vücudundaki negatif elektriği aldığı gerçeği bilimsel olarakta dinsel olarakta kabul edilmiş birer gerçektir.Bir başka gerçek de nazarın ölümcül gücüdür.Yine çok fazla elektrik yüklü insanlara anahtar gibi metal içeren maddeler uzatıldığında ise elektrik çarpmasına benzer bir titreşim oluştuğuna bazılarımız şahit olmuştur.İşte bütün bunlar insan vücudunun elektrik yüklü bir iletken olduğu gerçeğini bir kez daha ortaya koymaktadır.
Bildiğimiz fakat farkında olmadığımız bu bilgiler ışığında, bioenerjistin yaptığı işi basit bir örnekle tamamlamamız gerekirse bunu şarjı biten cep telefonunun,yeniden şarj edilerek işlevsellik kazanması şeklinde tanımlamamız mümkündür.
Hastalık, negatif kutba doğru salınım sonucu sağlığın bozulması ve kişinin denge halini yitirmesi olarak görülür.Sağlığı ve insanın hayatındaki denge halini bozan gerilim ( stres )ile hastalık belirtilerinin tezâhürü arasında direkt bir bağlantı vardır.Yaşam tarzında meydana gelen büyük sarsıntıların,bozuklukların neden olduğu gerilim hâlleri incelenmiş ve bunun sağlığı büyük ölçüde darbelediği görülmüştür.Avusturalya’da yapılan bir araştırma,eş kaybından doğan keder hâlinin,eş öldükten sekiz hafta sonra,hayatta kalan eşin bağışıklık sisteminde bir zayıflama meydana getirdiğini ve bunun da o kişiyi çevredeki olumsuz etkilere karşı daha açık ve dolayısıyla da hastalılara karşı daha korumasız bir hâle soktuğunu göstermektedir.
Bioenerji Nasıi Uygulanır ?
Bioenerji şifasının uygulanma şekli senans olarak yapılır. Kişi bioenerji masasına yatırılır el değmeden seans yapılır. Bioenerji seansının kişilere hiç bir zararı yoktur. Alet, cihaz, şua ve ilaç kullanılmadan uygulanır. Bioenerjist bedenin 30 cm uzağından el değmeden; avuç içlerinden kişinin vücuduna pozitif enerjiyi pompalar, enerji bu bölgeden içeri girer, dağılır ve vücuttan dışarı negatif enerjinin atılımı sağlanır. Böylece vücut, tabii ve sağlıklı sistemini yeniden kurar.
Yararları ;
*Bioenerji vücutta oluşan travmaları, blokajları,çakralardaki tıkanıkları,meridyenlerdeki enerji dengesizliklerini tedavi eder,bedende ruhsal ve fiziksel iyileşmeyi sağlar.
*Bioenerji ile şifa verildiğinde hastalık bilinmese bile verilen enerji onu bulur ve şifa enerjisini o bölgede yoğunlaştırır,şifa verir.
*Hasta kişinin ihtiyacı olan enerji miktarı kendiliğinden ayarlanır ve kişiye hiçbir şekilde zarar vermez,olumsuz etkisi yoktur.
*Daima kişinin en yüksek hayrına ve iyiliğine çalışır.
*Biyoenerji alan kişinin bedeni yaşama enerjisi ile dolar,ağrıları yok olur.
*Fiziksel ve ruhsal olarak huzur bulur,stres.korku ve endişe hisleri kaybolur.
*Sağlıklı kişi ayda 3 gün üst üste bioenerjiyle bakılırsa gelecek günlerini güven altına almış,bağışıklık sistemini kuvvetlendirmiş olur.Güçlenmiş ve dengeli vücuda,ne hastalık girer ne de barınabilir.
*Aynı zamanda var olan hastalıklara yardımcı olarak daha kolay mücadele edebilmesini sağlar.
*Tüm enerji merkezleri ve kanalları düzenli çalışır,enerji muntazam olarak bedenlerinde gerekli temizliği yapar.Bu şekilde hastalıklardan da korunmuş olurlar.
Bioenerji Uygulamaları ;
Bioenerji tüm modern tıp yöntemlerini ve tamamlayıcı tıbbı destekler.Bunlarla birlikte kullanıldığında etkinliklerini artırır ve olumsuz yan etkilerini ortadan kaldırır.Kullandığımız ilaçları içmeden önce bioenerjiyle bakıldığında,olumsuz yan etkilerini yok eder; tamamen iyileştirmeye yönelik çalışmalarını sağlar.Kemoterapi gören hastalara bioenerji verilerek onun olumsuz etkileri yok denecek kadar azaltılabilir.Hastalanmadan önceki günlük işlerini,eskisinden daha iyi olarak zahmetsizce yapar duruma gelebilirler.Mucize gibi görülen bu olay aslında insan enerji alanı dediğimiz düzeni tekrar dengeye kavuşturmaktır.
Günümüz modern tıbbının endokrin sistemi üzerinde yaptığı araştırmalarda, yedi enerji merkezinin (çakraların) endokrin sistemi bezleri üzerine denk düştüğü anlaşılmıştır. Böylece bioenerji , tamamlayıcı tıp alanında yerini almaya, Avrupa’da ve Amerika’da bazı hastanelerde hastaların tedavisi için “bioenerji uygulamaları” tamamlayıcı tedavi olarak uygulanmaya başlamıştır.
Mehmet Öz ve Bioenerji
Amerika Birleşik Devletlerinde yaşayan ünlü kalp cerrahımız sayın Prof. Dr. Mehmet Öz, görev yaptığı Columbia Presbyterian Tıp Merkezi’ nde Batı tıbbıyla (Alopatiyle) Doğu tıbbını birleştirerek biyoenerji ile şifada yeni bir ufuk açmıştır. (” Şifayı Yüreğinde Ara “, Altın Kitaplar, 1999) Bu kitapta Sayın Prof. Dr. Öz ABD hastanelerinde yaklaşık olarak 30.000 biyoenerjistin, diğer branş hekimleriyle birlikte çalıştığını, ameliyatlara hasta başında iştirak ettiklerini bildirmektedir. Yine aynı eserde batı Avrupa devletlerinde 17.000, İngiltere’ de de yaklaşık 8.000 bioenerjistin hastanelerde görev yaptıkları yazılmıştır. Böylece biyoenerji ile yeni bir boyut, yeni bir ufuk açılmıştır.
Bioenerji ve elle şifa vermeye dayalı diğer enerji tıbbı türleri de, tedavi için şifacının elinden akan ve bilimsel olarak ölçümlenebilen, enerji alanlarını kullanmaktadırlar.

















